Kene ısırması sonrası acil durum rehberi: Sakın bu hatayı yapmayın!

Kene ısırması sonrası acil durum rehberi: Sakın bu hatayı yapmayın!
Kırım Kongo Kanamalı Ateşi ve Lyme hastalığı gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabilen kenelere karşı, özellikle yaz aylarından dikkat edilmesi gerekiyor. Peki, kene ısırmasıyla karşılaştığınızda neler yapmalısınız ve nasıl koruyabilirsiniz?

Yaz aylarının gelmesiyle birlikte kene ısırmalarının artması, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) gibi ciddi sağlık sorunlarını gündeme getiriyor. Son dönemde artan vakalar ve ölümler, toplumda endişeye yol açarken, sağlık uzmanları kene ısırmalarına karşı dikkatli olunması gerektiğini vurguluyor. Peki, kene ısırması durumunda ne yapılması gerekiyor, korunma yolları nelerdir? İşte bilmeniz gerekenler;

Can Kayıpları Yaşanırken, Bakanlık "Yoğunluk Artışı Yok" Dedi

Kayseri'de bu yıl dört kişinin hayatına mal olan Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığı, yaz aylarının gelmesiyle yeniden gündemin ilk sıralarına yerleşti. Türkiye genelinde 2002'den 2024'e kadar 17.132 KKKA vakası ve 819 ölüm kaydedildiği Sağlık Bakanlığı verileriyle ortaya kondu.

Ancak, bu yıl kene yoğunluğunun ve buna bağlı vaka/ölüm sayısının arttığı yönündeki iddialar üzerine Sağlık Bakanlığı'ndan 11 Haziran'da bir açıklama geldi. Bakanlık, "Türkiye'de kene yoğunluğunun önceki senelerden daha fazla olduğuna dair bir tespitimiz bulunmamaktadır" ifadesini kullandı. Ayrıca, her kenenin hastalık etkeni taşımadığını ve her kene tutunmasının hastalığa yol açmayacağını da vurguladı.

marino-linic-m-krtmipslg-unsplash

Keneler: Minik Tehditlerin Büyük Hastalıkları

BBC Türkçe'ye konuşan Sivas Cumhuriyet Üniversitesi'nden Parazitoloji uzmanı Prof. Dr. Kürşat Altay, keneleri "hastalık taşıyıcı" olarak tanımlıyor. Dünya genelinde 900'den fazla, Türkiye'de ise 35 farklı kene türü bulunduğunu belirten Prof. Dr. Altay, özellikle Hyalomma marginatum türünün KKKA'nın başlıca sorumlusu olarak öne çıktığını vurgulayarak, bu türün yüksek üreme potansiyeline (bir kene 10 binden fazla yumurta bırakabiliyor) ve geniş bir konak yelpazesine sahip olduğunu belirtti.

Kene Tehlikesi: Nerede Yaygın, Nasıl Bulaşıyor ve Nasıl Korunuruz?

Kenelerin tek besin kaynağının kan olduğunu belirten Prof. Dr. Altay, yaşamları boyunca larva, nimf ve erginlik dönemlerinde olmak üzere üç kez kan emen kenelerin bu süreçte virüs ve patojenleri konaklarına bulaştırdığını söylüyor.

Kene ısırıklarının sivrisinek gibi hemen fark edilmediğini, çünkü acı vermediğini ve kenelerin konaklarına sıkıca tutunup 15 güne kadar kan emebildiğini ifade eden Altay, tükürük salgılarında kanın pıhtılaşmasını önleyen maddeler sayesinde virüsleri ve patojenleri kolayca nakledebildiğini söylüyor.

KKKA En Çok Nerede Görülüyor?

Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) vakaları ve can kayıpları genellikle Tokat, Sivas, Kayseri ve Giresun gibi illerde yoğunlaşıyor.

Prof. Altay, özellikle Kelkit Vadisi'nin (Erzurum ve Artvin'den başlayıp Çorum ve Amasya'ya kadar uzanan bölge) KKKA'ya yol açan Hyalomma marginatum türü için ideal bir yaşam alanı olduğunu vurguluyor. Bu bölgenin yükselti, nem oranı, ısı ve uygun konak yoğunluğu açısından kene üremesi için elverişli koşullar sunduğu belirtiliyor.

Kenelerle Mücadele Neden Zor?

Prof. Altay, kenelerin tamamen yok edilmesinin mevcut koşullarda mümkün olmadığını belirterek, bunun dört temel nedenini şöyle sıralıyor: yüksek üreme potansiyeli, geniş yaşam alanları, geniş konak yelpazesi (evcil ve yaban hayvanları dahil) ve yaşamlarının büyük bir kısmını (%85-90'ını) toprakta geçirmeleri.

erik-karits-ulx6mdmhpwy-unsplash

Kene Isırmasından Nasıl Korunmalı?

BBC Türkçe'ye konuşan Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi Deri ve Zührevi Hastalıklar Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Sema Aytekin, kene tutunmasından korunmak için şu önlemleri tavsiye ediyor:

Giysi Seçimi: Tarla, bahçe veya piknik gibi riskli alanlarda uzun kollu giysiler ve uzun paçalı pantolonlar giyin, paçaları çorap içine sokun. Kenenin fark edilmesi için açık renkli kıyafetler tercih edin.

Koku ve Renklerden Kaçınma: Parfüm kullanmaktan ve çok canlı renkli kıyafetler giymekten kaçının, zira bunlar böcekleri ve keneleri çekebilir. Bebekler için de parfümlü ıslak mendillerden uzak durulmalı.

Vücut Kontrolü: Doğa yürüyüşü veya dışarıda vakit geçirdikten sonra eve döndüğünüzde vücudunuzu mutlaka detaylıca kontrol edin. Saçlı deri, kıvrım bölgeleri ve bacaklar başta olmak üzere tüm bölgeler dikkatle incelenmeli.

Kene Nasıl Çıkarılmalı?

Prof. Aytekin, kene tutunması durumunda, kenenin mümkün olan en kısa sürede çıkarılmasının önemine dikkat çekerek, "Kene ne kadar uzun süre deride kalırsa, hastalık o kadar bulaştırıcı olabiliyor" diyor.

Prof. Aytekin, kenelerin güvenli çıkartılabilmesi için yapılması gerekenleri işe şöyle sıralıyor:

''Mümkünse eldivenle, fakat açık alanda eldiven bulunamazsa bir naylon ya da kumaş olabilir, bununla kenenin mümkün olduğu kadar cilde yakın kısmından, baş kısmından tutularak çıkarılması gerekir.''

''Tabii elle tutmak çok zor. Bir cımbız varsa cilde çok yakın kısmından keneyi tutarak çekmek en güzeli. Bununla ilgili çok güzel videolar da var."

Prof. Aytekin, kenenin karın kısmının tutulmaması ve asla patlatılmaması gerektiğini özellikle vurguluyor.

Çıkartıldıktan sonra da ısırılan yeri antiseptikle, sabunlu suyla ya da hiçbiri yoksa sadece suyla temizlenmesi gerektiğini belirterek, şu ifadeleri kullanıyor:

"Hastalığın sık görüldüğü bir yer değilse, kene temiz çıkarılırsa hastaneye gitmeye gerek yok. Fakat olur da bir hafta içinde ateş olursa, başka bir şikayet olursa hastaneye gidebilir. Her kene hastalık bulaştıracak diye bir şey yok. Her kene ısırığında telaşlanmaya gerek yok."

erik-karits-r6pynlurq2m-unsplash

Kenelerin Yol Açtığı Başlıca Hastalıklar Nelerdir?

Etken: Nairovirüs grubuna ait bir virüs.

Bulaşma: Enfekte kenelerin ısırmasıyla veya virüs taşıyan hayvanların ya da hastaların kan, doku ve vücut sıvılarıyla korunmasız temas sonucu bulaşır. Türkiye'de özellikle Hyalomma marginatum türü keneler bu virüsü taşır.

Kuluçka Süresi: Virüsün alınma şekline bağlı olarak genellikle 1 ila 14 gün sürer.
Belirtileri: Aniden başlayan ateş, halsizlik, üşüme, titreme, yaygın kas ağrıları, baş ağrısı, bulantı-kusma, ishal, yüzde ve gözlerde kızarıklık, deri döküntüsü görülebilir. İleri evrelerde burun kanaması, cilt altı kanamalar ve iç organ kanamaları gibi kanama belirtileri ortaya çıkabilir.

Tedavi: Bilinen kesin bir tedavisi veya aşısı yoktur. Hastalığın seyrine göre destekleyici tedaviler uygulanır. Ölüm oranı yaklaşık %5 civarındadır.

Lyme Hastalığı

Etken: Borrelia burgdorferi bakterisi.

Bulaşma: Enfekte Ixodes cinsi kenelerin ısırmaları sonucu bulaşır.

Belirtileri: Erken Evre (Lokalize Hastalık): Kene ısırmasından sonra genellikle 3 ila 30 gün içinde ısırık yerinde "boğa gözü" (eritema migrans) şeklinde kırmızı, halka şeklinde bir döküntü oluşur. Bu döküntü Lyme hastalığının en karakteristik belirtisidir. Ateş, baş ağrısı, yorgunluk, kas ve eklem ağrıları, lenf bezlerinde şişlik gibi grip benzeri belirtiler de eşlik edebilir.

İleri Evreler (Yayılmış Hastalık): Eğer erken dönemde tedavi edilmezse bakteri vücuda yayılarak daha ciddi sorunlara yol açabilir. Bunlar arasında eklem ağrıları ve şişlikler (özellikle dizlerde), yüz felci, beyin zarı iltihabı (menenjit), şiddetli baş ağrısı, ense sertliği, sinir sistemi sorunları (ellerde ve ayaklarda uyuşma, karıncalanma), kalp ritim bozuklukları (çarpıntı, baş dönmesi) ve kronik yorgunluk yer alabilir.

Tedavi: Erken teşhis edildiğinde antibiyotiklerle başarılı bir şekilde tedavi edilebilir. Tedavi süresi ve kullanılan antibiyotikler, hastalığın evresine ve şiddetine göre değişir.

Diğer Kene Kaynaklı Hastalıklar

KKKA ve Lyme hastalığı dışında kenelerin bulaştırabileceği daha az yaygın ancak yine de önemli hastalıklar bulunmaktadır:

Tularemi: Genellikle "tavşan ateşi" olarak bilinir. Ateş, deri ülserleri ve lenf bezlerinde şişliklerle seyreder.

Anaplazmoz: Ateş, baş ağrısı, titreme ve kas ağrılarına neden olan bakteriyel bir enfeksiyondur.

Babesiyoz: Ateş, terleme, yorgunluk ve anemi ile görülebilen paraziter bir hastalıktır.

Riketsiyoz (Akdeniz Benekli Ateşi / Kayalık Dağlar Benekli Ateşi): Ateş, baş ağrısı ve deri döküntüleri ile karakterize bakteriyel enfeksiyonlardır.

Ehrlichiosis: Ateş, baş ağrısı, kas ağrısı ve sindirim sistemi sorunlarına yol açabilir.

Kene Kaynaklı Ensefalit (TBE): Beyin iltihabına neden olan viral bir hastalıktır.

Kaynak: BBC Türkçe - Haber Merkezi